Hakkâri’nin Yüksekova ilçesinde 10 yaşındaki Eslem’in, saldırgan bir köpek tarafından öldürülmesi olayı büyük bir üzüntü ve öfke yarattı. Bu korkunç olay sonrası, Yüksekova Belediyesi’nin sorumlulukları da sorgulanmaya başlandı. Eslem’in ölümünün ardından Türkiye’nin dört bir yanından gelen tepkilerin yanı sıra, Hakkâri Cumhuriyet Başsavcılığı, Yüksekova Belediye Başkanı'na soruşturma izni verdi. Bu durum, olayın ciddiyetini bir kez daha gözler önüne serdi.

Olayın Gelişimi ve Reaksiyonlar

Eslem, arkadaşlarıyla oyun oynarken bir sokak köpeğinin saldırısına uğradı. Çocukların korku dolu çığlıkları etraftaki büyükleri alarma geçirdi. Hızla olay yerine gelen aile ve çevredekiler, durumu yetkililere bildirdi. Sağlık ekipleri, Eslem’in ağır yaralı olduğunu belirtti ve hemen hastaneye kaldırdı. Ancak yapılan tüm müdahalelere rağmen, Eslem kurtarılamadı.

Olayın duyulmasının ardından, sosyal medyada #EslemİçinAdalet etiketiyle geniş bir tepkiler zinciri oluştu. Ülke genelinde yapılan paylaşımlar, sadece bir çocuğun değil, tüm toplumu etkileyen bir sorunun altını çiziyordu: sokak köpeklerinin kontrolsüz bir şekilde hayatımızın içinde yer alması. Birçok insan, belediyelerin yeterli önlemleri almadığını ve hayvan kontrolünü sağlamakta yetersiz kaldıklarını dile getirdi.

Belediye ve Sorumluluklar

Yüksekova Belediyesi’nin, köpek saldırılarını önleyecek tedbirler almadığı iddiaları gündeme geldi. Belediyenin açtığı barınakların durumu, hayvanların kontrol edilmesi ve aşılanması konularındaki eksiklikler, herkesin eleştirisine maruz kaldı. Dört bir yandan sesler yükselirken, yetkililerden gelen açıklamalarda sorumluluğun üstlenilmesi ve gerekli önlemlerin bir an önce alınacağı vurgusu yapıldı. Ancak bu, birçok insan için yeterli bir cevap olmadı; zira kaybedilen bir çocuk vardı.

Hakkari Cumhuriyet Başsavcılığı, olayla ilgili olarak Yüksekova Belediye Başkanı’na soruşturma izni vermesi, yaşananların ciddiyetini ortaya koyuyor. Bu sürecin nasıl ilerleyeceği, kamuoyunun dikkatle takip ettiği bir konu haline geldi. Eslem’in ailesi, adaletin yerini bulmasını bekliyor; aynı zamanda bir daha bu tür olayların yaşanmaması için gerekli önlemlerin alınmasını talep ediyor.

Bu olay, sadece Yüksekova için değil, tüm Türkiye’deki sokak hayvanları ve insan güvenliği açısından da büyük bir dönüm noktası olabilir. Çocukların, hayvanların ve insanların bir arada güvenli bir yaşam sürmesi için toplumun tüm kesimlerinin konuya duyarlılık göstermesi gerektiği bir kez daha anlaşıldı. Eslem’in kaybı, bu sorunun acil bir şekilde ele alınmasını sağlamalıdır. Hayvanların da birer yaşam hakkı olduğu kadar, insanların güvenliği de öncelikli bir konu olmalıdır.

Bu üzücü olayla bir kez daha anlaşıldı ki, hayvanlar üzerindeki kontrol yapıldığı takdirde, hem hayvanların hem de insanların yaşam kalitesi artacaktır. Yerel yönetimlerin dikkat çeken bu olaydan alacağı dersler, gelecekte benzer trajedilerin önlemesine büyük katkı sağlayabilir. Eslem’in yaşamı, birçok kişinin gözünde değişim ve duyarlılık için bir simge haline gelmiştir. Kendisi ve benzer trajedilerin yaşanmaması için herkesin elini taşın altına koyması gerektiği bir kez daha vurgulanıyor.

Bu süreçte zalimce yaklaşımlardan kaçınılması, duyarlılığı artırma adına gerekli adımların atılması ve bir daha hayvanların insanlar üzerinde tehdit unsuru olarak algılanmaması adına bir reform sürecine başlanması gerekiyor. Eslem’in yaşadığı bu travma, tesadüfi bir ölüm değil; bu durum, ülkemizdeki hayvan politikalarının gözden geçirilmesi gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor. Umut ediyoruz ki, tüm bu yaşananlar önemsenir ve değişime giden yol açılır.